TELAFFUZKELİMEANLAM
çabuk:quick, fast, swift, hasty, speedy, early, expeditious, hurry up!, light footed, lissom, lissome, nimble, precipitous, presto, prompt, rapid, ready, sharp, snappy, quick action
çabuk:quickly, swiftly, soon, apace, early, pronto, in good time, in double time
çabuk:come on, hurry, be quick, come
çabuk çabuk ders çalışmak:[fiil]  to pound the books
çabuk karşıya geçme:quick passage
çabuk ol:come on, be quick, hurry up!, come along, snap to it, snap it up, step on it, look alive!, look sharp, look slippy, look snappy, make it snappy, swing, swing it
çabuk kızma huyu olmak:[fiil]  to have a short temper
çabuk hiddete kapılma huyu:quickness of temper
çabuk tanınmak:[fiil]  to fly abroad, to be soon passed round
çabuk ağlayan:sniveling, snivelling [Brit.]
çabuk alevlenme:inflammability
çabuk işe başlamak zorunda olmak:[fiil]  to need a tight hand
çabuk arkadaş olan:chummy



[ son aranan 10 kelime: kazık (büyük) | uzmanlık alanımda değil | with pleasure | hereby | schedule of steamers | maddi duran varlıklar yeniden değerleme artışı | destined | parçaları | dribble | çabuk ]
cümle çeviri / sözlük / kullanım şartları / bize ulaşın
RoketSozluk.com 2008-2024 - Tüm Hakları saklıdır. 0.0041