TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| şartlı: | qualified, subject to or dependent on certain conditions, contional |
| şartlı emir emr: | contingent order |
| şartlı indirim (alıcının , bir malın satın alma şartlarını yerine getirmesi sonucu kendisine uygulanan iskonto: | billback allowance |
| şartlı teslim (senedin fiilen verilmesine rağmen belirli bir olayın vuku bulmasına kadar mülkiyetinin karşı tarafa geçmeyeceği teslim: | conditional delivery |
| şartlı tahliye edilen bir hükümlünün: | home parole |
| şartlı refleks: | conditioned reflex |
| şartlı kaçakçılık: | conditional contraband |
| şartlı tahliye yoluyla suçların ıslahını amaçlayan ceza sistemi: | probation system |
| şartlı af: | conditional pardon |
| şartlı hak: | conditional right, qualified right |
| şartlı akit: | conditional agreement, conditional contract |