TELAFFUZKELİMEANLAM
aşık:in love, in ecstasy, enamoured [Brit.], amorous, besotted, gallant, gone
aşık:lover, admirer, adorer, amorist, beau, fancy man, inamorato, paramour, singer, spoon, swain, sweetheart, wooer; minstrel, wandering minstrel
asık:frowning
aşık olmak:have a crush on smb., be sweet on smb., be struck on smb.
aşık atmak:compete with, keep up with, rival, play knuclebones
aşık etmek:sweep smb. off his feet, enamour [Brit.], enamor
aşık kemiği:anklebone, knucklebone, huckle bone, dib, talus
aşık olma:falling in love



[ son aranan 10 kelime: ortakların hisse senetleri için yapılan ödemelerden ayrı olarak işletme için ayırdıkları kaynaklar | meşru şekilde | cannom shoots | indirect payment | resimci | string | stroke | cash ceilings | çocukları | aşık ]
cümle çeviri / sözlük / kullanım şartları / bize ulaşın
RoketSozluk.com 2008-2024 - Tüm Hakları saklıdır. 0.002