TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| acısını çekmek: | [fiil] to swallow one's medicine, to take one's medicine, to suffer thereby, to feel sth better |
| acısını görmek: | [fiil] to suffer the grief of sb's death |
| acısını çıkarmak: | [fiil] to come home to roost, to get back at, to get compensated, to recover, to get even, to take revenge |
| acısını dindirmek: | [fiil] to salve |
| acısını bağrına basmak: | [fiil] to bear a grief |
| acısını burnundan fitil fitil çıkarmak: | [fiil] to get even with sb |
| acısını burnundan fitil fitil getirmek: | [fiil] to get one's own back on sb |
| acısını çekmek: | suffer |
| acısını çıkarma: | revenge |
| acısını çıkarmak: | take revenge for, have one's revenge, compensate oneself for, be revenged, serve smb. out, avenge, get even with, pay back, pay off, pay out, reciprocate, requite |