TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| after: | [zarf] sonra, daha sonra, ardından, arkasından |
| after: | [edat] sonra, arkasından, den sonra, izleyen, ardından, peşinden; göre |
| after: | [bağlaç] dikten sonra |
| after: | [sıfat] sonraki, izleyen, sonra gelen |
| after a fashion: | yarım yamalak, şöyle böyle |
| after discovered evidence: | kararın verilmesinden sonra meydana çıkarılan kanıt |
| after you: | önden buyurun. |
| after consultation with my colleagues: | meslektaşlarıma danıştıktan sonra |
| after how many times: | kaçıncı defa |
| after expiration of this period: | bu müddet sonunda |
| after that: | ondan sonra |
| after allowing for: | mahsup edildikten sonra |
| after allowing for the expenses: | masrafları düştükten sonra |
| after care for discharged prisoners: | tahliye edilen mahpusların gözetimi |