TELAFFUZKELİMEANLAM
alacaklı:unpaid, not paid
alacaklı:creditor, claimant, encumbrancer, obligee, payee
alacaklı bankanın taban faiz oranına bağlı olarak artan veya azalan faiz oranlarında o anda aldığı veya ileride alacağı bütün borçlarına karşı teminat:fixed- sum debenture
alacaklı bankanın taban faiz oranına bağlı olarak artan ya da azalan faiz oranlarında borçlunun o andaki borcuna veya ileride alacağı bütün borçlarına:fixed-sum debenture
alacaklı olmak:be in the black
alacaklı tarafından saptanan bir hesabın doğruluğunun borçlu tarafından kabul edilmiş olması:account stated
alacaklı tarafından hazırlanarak tetkik ve kabul için borçluya verilen hesa:account rendered
alacaklı tarafından hazırlanarak tetkik ve kabul için borçluya verilen hesap:account rendered
alacaklı borçlu ilişkisi:creditor debtor relation
alacaklı ödemesi:payment of creditors
alacaklı sırası:ranking of a creditor
alacaklı sıfatıyla iddia sahibi olmak:[fiil]  to rank as creditor



[ son aranan 10 kelime: to get hung up on | çakmaktaşı | metilen mavisi testi | güney afrika cumhuriyeti'nin içinde bir ons saf altın bulunan sikkesi | kolay aldatılan | en son çıkan şey | nominal | ekşimsi | phallic | alacaklı ]
cümle çeviri / sözlük / kullanım şartları / bize ulaşın
RoketSozluk.com 2008-2024 - Tüm Hakları saklıdır. 0.002