TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
aralıksız: | ceaseless, continuous adverse use, nonstop, on, perpetual, together, unremitting, continuous | |
aralıksız: | continuous, uninterrupted, without interruption, incessant; sustained, unabating, unbroken, unceasing, unremitting; perpetual | |
aralıksız: | nonstop, continuously; without a respite | |
aralıksız süre: | stretch | |
aralıksız ateş etmek: | [fiil] to blaze away | |
aralıksız ateş eden tüfek: | repeating rifle | |
aralıksız ateş etmek: | repeat | |
aralıksız çalışan: | perpetual |