TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
arkadan: | from the rear, behind, in the back, from behind; subsequently | |
arkadan aydınlatmak (fotoğrafçılık ve gösteri sanatlarında , bir kişi ya da nesneyi arkasından aydınlatmak: | [fiil] to backlight | |
arkadan aydınlatmalı: | backlighted , backlit | |
arkadan çekiş: | rear drive | |
arkadan esen rüzgâr: | down wind | |
arkadan konuşan: | backbiter | |
arkadan vurma: | stab in the back | |
arkadan vurmak: | [fiil] to stab sb in the back, to betray | |
arkadan gelen: | following | |
arkadan vuran: | treacherous | |
arkadan arkaya: | on the dodge |