TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| askıda: | held in suspension, pending |
| askıda: | hanging, remaining in suspense, undecided, unsettled, in dependance, outstanding, pendant, pendent |
| askıda: | in suspense, in the balance |
| askıda sipariş (bir reklamın yayımlanması için televizyon kurumuna başvurulduğunda , reklam programında yer olmaması nedeniyle isteğin askıda kalması: | abeyance order |
| askıda katı maddeler: | [isim] solids in suspension |
| askıda olan: | pendent |
| askıda oluş: | abeyance |
| askıda kalış: | suspense |
| askıda olmak: | [fiil] to pend, to be (hang) in suspense, to hand in the balance |
| askıda bırakmak: | [fiil] to leave in abeyance |
| askıda bulunan dava: | pending charge |
| askıda olan davalar listesi: | peremptory paper |
| askıda bırakmak: | dangle smth. before smb. |