| TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| başkanlık: | presidential | |
| başkanlık: | presidentship, presidency, chairmanship, chieftaincy, headship | |
| başkanlık görevlerinden ayrılmak: | [fiil] to relinquish one's duties as chairman | |
| başkanlık etmek: | pontificate, pontify | |
| başkanlık makamı: | chair | |
| başkanlık ön seçimi: | presidential primary | |
| başkanlık adayı: | presidential candidate, presidential nominee, presidential prospect | |
| başkanlık adayı ön seçimi: | presidential primary | |
| başkanlık tayini: | presidential nomination | |
| başkanlık yarışı: | race for presidency | |
| başkanlık kürsüsünü işgal etmek: | [fiil] to be in the chair | |
| başkanlık makamına itaatsizlik: | contempt of the chair |
[ son aranan 10 kelime: cep televizyon cihazı | yazın yeteneği | avrupa komisyonu'nun tarım ürünleri fazlalıklarını satın almada müdahale ettiği | kırmızı ışıkta geçtiğim için ceza yedim | strive to do | ananas | state of a system | gecis | to cause sb to caress | başkanlık ]