TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| bir şey: | anything |
| bir şey değil: | not at all, you're welcome, don't mention it |
| bir şey eklemek: | put in a word |
| bir şey hatırlatıyor mu: | Does it ring a bell |
| bir şey hatırlatmak: | ring a bell |
| bir şey için fazla para vermiş olmak: | [fiil] to give a long price for sth |
| bir şey için fazla zaman harcamak: | [fiil] to spend a lot of time on sth |
| bir şey mi demek istiyorsun ?: | are you dropping hints |
| bir şey dilinin ucunda olmak: | [fiil] to have sth on the tip of one's tongue |
| bir şey söylemek üzere ayağa kalkmak: | [fiil] to be on one's hind legs |
| bir şey üzerinde ayrıntılı bilgi: | detailed information on sth ., detailed information on sth |