TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
bounce: | [isim] sıçrama, zıplama, sekme, yüksekten atma, canlılık, işten atma; kovma, övünme, palavra, martaval, | |
bounce: | [fiil] zıplamak, sıçramak, fırlamak, sekmek, zıplatmak, sektirmek; kovmak, sepetlemek (Argo); işten çıkarmak; dalmak; girivermek | |
bounce: | sicrama (kontak), sekme | |
bounce of a check (cheque): | (US) Br çekin karşılıksız çıkması |