TELAFFUZKELİMEANLAM
bulaşık:dishes
bulaşık bezi:dishcloth, swab, swob
bulaşık bir ayak hastalığım var.:I've got a bad case of athlete's foot.
bulaşık deterjanı:dish soap, washing liquid
bulaşık kabı:slop basin
bulaşık yıkamak:do the dishes, wash up dishes, do the washing, wash dishes
bulaşık makinesi:dishwasher
bulaşık makinası:[isim]  dish washer
bulaşık eldiveni:rubber gloves
bulaşık yıkama makinesi:dishwasher
bulaşık yıkamak için kullanılan sicim fırça:mop



[ son aranan 10 kelime: justifiable tresspass | kararmak | sweat band | yönetim kurulu üyesi kâr payı | yazışma | joinder of offences | to resign from the cabinet | diyet yapmak | şöhretinin şahikasında | bulaşık ]
cümle çeviri / sözlük / kullanım şartları / bize ulaşın
RoketSozluk.com 2008-2024 - Tüm Hakları saklıdır. 0.0032