| TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| competent: | [sıfat] yeterli, yetenekli, ehil, yetkili; yasal | |
| competent parties: | [isim] yetkili taraflar, ehliyetli taraflar | |
| competent teacher: | yetenekli öğretmen | |
| competent authorities in member states: | [isim] üye devletlerdeki yetkili makamlar | |
| competent authorities: | [isim] yetkili makamlar | |
| competent body: | yetkili organ, yetkili birim | |
| competent court: | yetkili mahkeme | |
| competent judge: | yetkili hâkim | |
| competent of the court: | [isim] mahkemenin yetkisi | |
| competent party: | ehlivukuf, eksper, bilirkişi | |
| competent authority: | salahiyetli makam, yetkili merci, yetkili makam |
[ son aranan 10 kelime: Ônto | marksist | viz | choral service | eski bir yapıtın türlü kopyalarına bakılarak saptanan en uygun metin | kanapenin yatak durumuna geldiği tek kişilik oda | bir yörenin yerlilerinden olan yetenekli kimseler | to ponder one's words | uninspired | competent ]