İngilizce > Türkçe
Türkçe > İngilizce
TELAFFUZ
KELİME
ANLAM
play
pause
contiguous:
[sıfat]
yakın, bitişik, komşu, sınırdaş
contiguous:
bitişik
contiguous zone:
bitişik bölge
contiguous occupier:
komşu
contiguous plots of land:
[isim]
sınırdaş arsalar
[
son aranan 10 kelime:
green fingers
|
çözümleme
|
in order to end the matter
|
yapı
|
dreadful
|
imar planı açısından herhangi bir kısıtlama olmayan bölge
|
(yol) demiryolu içtinap durağı
|
bağışlayan
|
trafik ışıkları yayalar tarafından harekete geçirilebilen yaya geçidi
|
contiguous
]
cümle çeviri
/
sözlük
/
kullanım şartları
/
bize ulaşın
RoketSozluk.com 2008-2024 - Tüm Hakları saklıdır.
0.0025