TELAFFUZKELİMEANLAM
contingent:[isim]  birlik, rastlantı, beklenmedik olay
contingent:[sıfat]  olası, muhtemel, şartlı
contingent events:[isim]  olması olası olaylar
contingent or survivorship policy:hayatı sigortalanan kişinin ölümü ve adı belirlenen öteki kişinin de hayatta olması durumunda sigortalanan meblağın ödenmesini öngören bir hayat sigor, hayatı sigortalanan kişinin ölümü ve adı belirlenen diğer kişinin ise yaşıyor durumda olması halinde sigorta meblağının ödenmesini kapsayan sigorta po, hayatı sigortalanan kişinin ölümü ve adı belirtilen diğer bir kişinin ise y
contingent interest in personal property:bir menkule ait muntazır hak (bu hakkı bekleyen onu iktisap edemeden ölürse hak vârislerine geçmez
contingent offender:tesadüfi suçlu
contingent remainder:önceki bir ayni hakkın son bulmasından önce, belirtilmiş bir şartın gerçekleştirilmiş olmasına bağlı olan, emlak üzerindeki gelecek bir menfaat
contingent assets:[isim]  melhuz kıymetler, tahakkukları, meydana gelebilecek olaylara bağlı aktifler
contingent devise:vuku bulacak bir hadiseye bağlı vasiyet
contingent beneficiary:muhtemel lehdar, (sigorta) şarta bağlı lehdar
contingent charges:[isim]  beklenmeyen masraflar, bilinmeyen masraflar
contingent damages:[isim]  muhtemel zararlar



[ son aranan 10 kelime: zorlukla solumak | çatlak (kereste) | iki yılda bir | birleşme noktası | arada sırada görülen | half-wittedness | zehir | i beg your pardon | eşek gibi çalışan kimse | contingent ]
cümle çeviri / sözlük / kullanım şartları / bize ulaşın
RoketSozluk.com 2008-2024 - Tüm Hakları saklıdır. 0.0047