TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| controlled: | kontrollü, güdümlü |
| controlled area: | denetimli bölge,denetimli (kontrollu( alan |
| controlled area floor drain system: | kontrollu bölge zemin drenaj sistemi |
| controlled cord tractional: | doğumdan ve oksitosik madde verilmesinden sonra uterus sertleşmesini takiben plasentanın çıkarılması (halas) için uygulanan yöntem kimse. |
| controlled leakage drain system: | kontrollu kaçak drenaj sistemi |
| controlled maintenance: | kontrollu (denetimli) bakim |
| controlled substance: | [isim] kontrole tabi madde |
| controlled disarmament: | kontrollü silahsızlanma, kontrol lu silahsızlanma |
| controlled company: | bağlı şirket (yasal olarak bağımsız kişiliğe sahip olmakla birlikte bir başka şirketçe kontrol edilen şirket |
| controlled concern: | bağımlı şirket |
| controlled crossing: | kavşakta trafik kontrollü geçiş, kontrollü geçiş, kontrollu geçiş, kavşakta trafik kontrol lu geçiş |