TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
crossing: | [isim] geçit, kesit, deniz yolculuğu | |
crossing: | kesme, uzerinden gecme | |
crossing the road: | yolun karşısına geçme | |
crossing point: | [isim] geçiş noktası | |
crossing gate: | hemzemin geçit üzerindeki geçiş kapısı | |
crossing light: | bir lamba belli bir yeri tararken gölgede bıraktığı yeri başka bir lambanın aydınlatması | |
crossing out: | karalama | |
crossing over: | krosing over | |
crossing with gates: | engelli hemzemin geçit | |
crossing of the frontier: | sınırı geçme |