TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| düşmanı bir mevziden uzaklaştırmak: | [fiil] to dislodge the enemy from a position |
| düşmanı kovmak: | [fiil] to hold off the enemy |
| düşmanı kaçırmak: | [fiil] to put the enemy to flight |
| düşmanı oyalamak: | [fiil] to amuse the enemy |
| düşmanı alt etmek: | [fiil] to smash the enemy |
| düşmanı gözetleme: | observation of the enemy |
| düşmanı kaçırtmak: | [fiil] to put the enemy to flight |
| düşmanı püskürtme: | dislodgement |
| düşmanı yıpratmak: | [fiil] to soften up an enemy |
| düşmanı püskürtmek: | [fiil] to dislodge, to repel the enemy |