TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| dark: | [isim] karanlık; akşam; koyu renk; belirsizlik, bilgisizlik; gölge |
| dark: | [sıfat] karanlık, ışıksız; kara, koyu, loş; esrarlı, gizli; kötü; korkutucu; bulanık; üzüntülü, kasvetli, asık suratlı |
| Dark Continent: | [isim] afrika, kara kıta |
| dark adaptation: | karanlığa uyum |
| Dark Ages: | karanlık çağlar, ortaçağın ilk yarısı |
| dark beer: | dark bira |
| dark glasses: | güneş gözlüğü |
| dark brown: | koyu kahverengi |
| dark brown tar produced by burning tobacco: | zifir |
| dark blue: | lacivert |
| dark skinned: | esmer, koyu tenli, kara derili |
| dark side: | karanlık taraf |