TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
deputy: | [isim] temsilci, vekil, delege, milletvekili; şerif yardımcısı | |
deputy: | [sıfat] vekil, vekil olarak bakan, yardımcı | |
deputy managing director: | başkan vekili | |
deputy chairman of the board of directors: | [isim] yönetim kurulu başkan vekili | |
deputy chairman: | başkan vekili | |
deputy sheriff: | emniyet müdür muavini | |
deputy chief: | başkan yardımcısı, as başkan | |
deputy guardian: | vasi vekili | |
deputy secretary: | devlet bakanı yardımcısı, müsteşar yardımcısı |