| TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| earned: | kazanılmış, hak edilmiş | |
| earned hours: | ücret karşılığı çalışılan saat sayısı | |
| earned income: | mal ve hizmetler artı emeklilik maaşı ve anuvite'den oluşan gelir, (Br) kişinin vergi açısından, çalışma karşılığı elde ettiği gelir, kazanç geliri, (Br) kişinin vergi bakımından çalışma karşılığı elde ettiği gelir, çalışarak elde edilen gelir | |
| earned freight: | hak edilmiş navlun ücreti (gemi limanında ödenecek veya avans olarak ödenmiş navlunun gemi yolda kaybolsa bile , ödenmiş veya borçlu olarak kabul edil, hak edilmiş navlun ücreti | |
| earned income tax: | (US) kazanç gelir vergisi | |
| earned premium: | prim kazancı (sigorta şirketinin poliçeyle taahhüt etmiş olduğu kuvertürü karşılayan prim, prim kazancı | |
| earned surplus: | dağıtılmamış kar, (bilanço , US) kanuni yedek akçe, temettüler hissedarlara dağıtıldıktan sonra firmanın getireceği net kârı, (US) net kâr kazancı | |
| earned income allowance: | (Br) karısının da kazancı olan vergi mükellefinin, kendi kazancı üzerinden aldığı vergi indirimine ek olarak |
[ son aranan 10 kelime: koma | azgınlık etmek | çözümsüzlük | lounge away | teçrübe | kaptanlık etmek | kızılderili çadırı | etkili olmak | dahil olmak | earned ]