TELAFFUZKELİMEANLAM
excuse:[isim]  özür, mazeret, bahane, gerekçe, izin; döküntü
excuse:[fiil]  affetmek, muaf tutmak, bağışlamak, kusuruna bakmamak, hoşgörmek, göz yummak, mazur göstermek, izin vermek
excuse me:phr
excuse me a moment:affedersiniz.
excuse me, this is not your berth:pardon bu sizin ranzaniz degil
excuse me, this is not your compartment:pardon bu sizin kompartimaniniz degil.
excuse me, this is not your seat:pardon bu sizin koltugunuz degil.
excuse me for wondering but:merakımı mazur görün ama ...
excuse or subterfuge for getting out of doing sth:kaçamak yolu



[ son aranan 10 kelime: truva şehrine veya halkına ait | to look in at the office | heavenly | iç hastalıkları uzmanı | bir şeyle meşgul etmek | steel processing | ense kemiğine ait | hediyede kusur aranmaz | güverte bölümünde çalışan tayfa | excuse ]
cümle çeviri / sözlük / kullanım şartları / bize ulaşın
RoketSozluk.com 2008-2024 - Tüm Hakları saklıdır. 0.0045