TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| faculty: | [isim] yetenek, kabiliyet, beceri, allah vergisi, yeti, fakülte, ayrıcalık, imtiyaz, yetki, yapma özgürlüğü |
| faculty: | 1. Hassa, meleke, iktidar, yetenek, kuvvet; 2. Üniversite şubesi, fakülte. |
| faculty: | yeti |
| faculty of medicine: | [isim] tıp fakültesi |
| faculty of advocates: | baro |
| faculty member: | [isim] öğretim üyesi |
| faculty of letters: | [isim] bir okulun öğretmen kadrosu, bir üniversitenin öğretim üyeleri |
| faculty adviser: | (US) fakülte öğrenci danışmanı |
| faculty committee: | (US) Fakülte Kurulu |
| faculty meeting: | (US) fakülte toplantısı, fakülte toplantısı |
| faculty of law: | Hukuk Fakültesi |
| faculty of speech: | konuşma melekesi |
| faculty of economics and administrative sciences: | [isim] iktisadi ve idari bilimler fakültesi |