TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
fail: | [isim] zayıf not | |
fail: | [fiil] başaramamak, başarısız olmak, fiyasko ile sonuçlanmak, becerememek, ihmal etmek, suya düşmek, yapamamak, yapmamak, kalmak, tükenmek, iflas etmek, batmak, açmamak, başarısızlığa uğramak, ateş almamak, bozulmak, boşa çıkmak, boşa çıkarmak, ümidini kırmak | |
fail: | başarısız | |
fail (to): | basarisiz olmak, aksamak | |
fail proof: | hazırlıklı, tedbirli, güvenceli | |
fail safe: | hazırlıklı, tedbirli, güvenceli | |
fail safe: | arıza durumunda güvenli,tam güvenli | |
fail safe: | bozulmaya dayanikli | |
fail soft: | kademeli aksama |