| TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| failure: | [isim] eksiklik, yokluk, aksatma, kusur, bulunmama, yapmama, ihmal, başarısızlık, kıtlık, iflas, batma, bozukluk, sekte, yetmezlik, tükenme, dinme, fiyasko, hayal kırıklığı | |
| failure: | arıza,kusur,fiyasko | |
| failure: | Zayıflık, yetmezlik, kifayetsizlik, bir organın fonksiyon iktidarsızlığı, normal görevini yapamaması. | |
| failure: | aksama, bozukluk ariza | |
| failure cause: | aksama nedeni ariza nedeni | |
| failure prediction: | (önceden) arıza tahmini, arıza tahmini | |
| failure logging: | arıza (hata) kaydetme (kaydı | |
| failure of a photography: | fotoğrafın iyi çıkmaması | |
| failure of justice: | adli hata | |
| failure to meet one's obligations: | yükümlülüklerini yerine getirmeme | |
| failure to obey orders: | [isim] emre itaatsizlik | |
| failure of memory: | [isim] bellek hatası | |
| failure to take decision: | karar alamama | |
| failure to meet a financial obligation: | temerrüt |
[ son aranan 10 kelime: güneş batması | to put the brake a check on production | üzerlik otu | kamuoyu yoklaması yapmak | temsili demokrasi | ölüme sebep olabilecek sağlık sorunu | to make the best of a bad bargain | bruch membranı | longboat | failure ]