TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| fighting: | [sıfat] savaşçı, savaşan, mücâdeleye hazır, savaş |
| fighting: | [isim] savaş, mücâdele, kavga |
| fighting chance: | uğraşarak elde edilen gerçek başarı şansı |
| fighting cock: | horoz dövüşü |
| fighting brand: | [isim] (reklamcılık) kampanya markası |
| fighting forces: | [isim] savaşan kuvvetler |
| fighting fit: | formda ve hazır, formunun zirvesinde |
| fighting force: | savaş gücü |
| fighting fund: | (sendika) grev fonu, mücadele fonu |
| fighting line: | muharebe hattı |
| fighting man: | muharip |
| fighting ship: | rekabet karşısında düşük navlunla yüklenen konferans gemisi, savaş gemisi |