TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
fire: | [isim] ateş, alev, yangın, ısıtıcı, ocak, hırs, heyecan, ateş etme | |
fire: | [fiil] yakmak, işten atmak, tutuşturmak, ısıtmak, ateşlemek, işten kovmak, kovmak, işten çıkarmak, alev almak, yanmak, ateş almak, çalışmak (motor vb.), soruvermek, soru yağmuruna tutmak | |
fire: | ateş | |
fire: | 1. Ateş; 2. İltihap; 3. Yılancık. | |
fire precautions: | [isim] yangına karşı önlemler | |
fire alarm: | yangın alârmı | |
fire station: | itfaiye istasyonu | |
fire department: | itfaiye örgütü | |
fire watcher: | yangın gözcüsü | |
fire fighter: | itfaiyeci | |
fire brigade: | itfaiye örgütü [brit.] | |
fire engine: | itfaiye arabası | |
fire raising: | kundaklama | |
fire drill: | yangın tatbikatı |