TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| force: | [isim] kuvvet, güç, zorlama, kudret, zor, şiddet, baskı, etki, nüfuz, geçerlilik, yürürlük, kütle, yığın, birlik |
| force: | [fiil] zorlamak, mecbur etmek, sıkıştırmak, baskı yapmak, yükseltmek (fiyat), çabuklaştırmak, ırzına geçmek, serada yetiştirmek |
| force: | 1. Kuvvet, enerji; 2.Enerji sarfetme (harcama) yeteneği. |
| force: | kuvvet |
| force feed: | zorla besleme, zorla yedirme |
| force majeure: | mücbir sebep, forsmajör, afet |
| force start: | zorlayarak baslatma |
| force closure: | zorunlu kapanış |
| force of an argument: | bir delilin geçerliği |
| force to submit: | boyun eğdirmek |
| force of gravity: | çekim gücü |
| force of appeal: | bir istinafın haklılığı |
| force of expression: | ifade gücü |