TELAFFUZKELİMEANLAM
fore:[isim]  ön, öndeki, baş taraf, pruva
fore:[sıfat]  ön, önde
fore:dikkat
fore and aft:[zarf]  baştan kıça kadar
fore and aft sail:yan yelkeni
fore hold:bir yük gemisinde en başta olan ambar
fore arm:ön kol



[ son aranan 10 kelime: passable | erimez | sarımsak gibi | to assume a threatening manner | yol verme | premature ejaculation | slot machine | discard | transformer | fore ]
cümle çeviri / sözlük / kullanım şartları / bize ulaşın
RoketSozluk.com 2008-2024 - Tüm Hakları saklıdır. 0.0024