| TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| game: | [isim] oyun, maç, eğlenme, şaka, dolap, meslek, av hayvanı, av eti | |
| game: | [fiil] kumar oynamak | |
| game: | [sıfat] cesur, yiğit, hevesli, hazır, sakat, topal, aksak | |
| game: | oyun | |
| game away: | kumarda kaybetmek | |
| game laws: | [isim] avlanma kanunları | |
| game tenant: | av sahasını kira ile tutan, av avlamak için bir yeri kiralayan kiracı | |
| game hunter: | avcı | |
| game of chance: | şans oyunu | |
| game preserve: | özel av korusu, av hayvanlarına ayrılmış koru | |
| game season: | av mevsimi | |
| game license: | (US) avlanma ruhsatı | |
| game farmer: | av sahasını kira ile tutan, av sahasını kira ile veren | |
| game hunting: | av |
[ son aranan 10 kelime: full fledged | suspensible | portakal tadında likör | grannie glasses | bir gösteriyi kulis arkasından seyretmek | yardım türü | beating | bırakıp çıkma | articles of exportation | game ]