TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
hıçkırık: | hiccup, sob, hiccup | |
hıçkırık: | hiccup, sob, hiccough | |
hıçkırık tutmak: | [fiil] to hiccup, to have the hiccup | |
hıçkırık tutması: | ||
hıçkırık (yönetimde , geçici bir sorundan ötürü büyüme ve gelişmedeki duraklama: | hiccup | |
hıçkırık tutmak: | have the hiccups, have the hiccoughs, hiccup, hiccough |