TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
hakkı: | per diem | |
hakkı olmak: | have a right | |
hakkı saklı tutmak: | reserve | |
hakkı yenmiş: | frustrated | |
hakkı hıyarını kullanan: | optant | |
hakkı olmadığı yere giren kimse: | intruder | |
hakkı üzerinde ısrar etmek: | [fiil] to insist on one's right | |
hakkı bulunan hisse senedi: | voting stock | |
hakkı daraltma şartı: | onerous clause | |
hakkı devretmek: | [fiil] to transfer a right | |
hakkı hıyar: | option, right of option |