TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| hazardous: | [sıfat] tehlikeli, riskli, şüpheli, şansa bağlı |
| hazardous: | Tehlikeli zararlı. |
| hazardous: | zararlı |
| hazardous goods: | [isim] tehlikeli mallar |
| hazardous insurance: | [isim] riziko sigortası, basit hasarlar sigortası |
| hazardous material: | [isim] tehlikeli madde |
| hazardous plan: | tehlikeli plan |
| hazardous waste: | tehlikeli atık |
| hazardous contract: | edimlerin bir kısmının ifası belirsiz bir olayın meydana gelmesine bağlı olan akit, riziko sözleşmesi, muhataralı akit |
| hazardous situation: | tehlikeli durum |
| hazardous employment: | tehlikeli iş |
| hazardous negligence: | tehlikeli ihmal |
| hazardous occupation: | tehlikeli iş |