TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
içinden geldiği gibi: | on the first impulse, impulsive nature | |
içinden geldiği gibi yaşamak: | [fiil] to follow only one's own inclinations | |
içinden geldiği gibi davranmak: | [fiil] to act on impulse | |
içinden geldiği gibi hareket etme: | to act without restraint |