TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
ise: | if | |
ise: | should | |
işe girmek: | set up | |
işe başvuranın gösterdiği kimse hakkında bilgi verecek kişi: | referee | |
işe ara verilmesi: | interruption of business | |
işe son verilmesi: | employment termination | |
işe otel odasından gidip gelmek: | [fiil] to go to work from a hotel room | |
işe almak: | engage | |
işe başlarken imza atmak: | sign on | |
işe başvurmak: | apply for a job | |
işe boğulmuş: | overwhelmed with work | |
işe gelen şey: | grist to the mill |