TELAFFUZKELİMEANLAM
I can't sell it for less than a hundred:yüzden aşağı bırakmam
I can't see much likeness between them:aralarında pek benzer taraf göremiyorum
i can't afford to buy this:bunu satın almaya gücüm yetmez.
i can't find my baggage:bagajımı bulamıyorum.
i can't find my passport anywhere:pasaportumu hiçbir yerde bulamıyorum.
i can't help it:elimde değil., elimden gelmez., kendimi tutamıyorum.
I can't hear myself think:[isim]  aşırı gürültüden yakınma ifadesi
I can't endure him:ona tahammül edemiyorum



[ son aranan 10 kelime: defective child | koştum | give him my best regards | köylü | dış firçalamak | humidity ratio | nükteci | stolen goods | fil hortumu | i can't ]
cümle çeviri / sözlük / kullanım şartları / bize ulaşın
RoketSozluk.com 2008-2024 - Tüm Hakları saklıdır. 0.0016