TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| kaçak: | smuggled, contraband, illegal, fugitive, runaway, furtive, on the lam, run, truant |
| kaçak: | deserter, runaway, escapee, leakage, absconder, escape, fugitive, leak |
| kaçak avcı: | poacher |
| kaçak avcılık: | poaching |
| kaçak avlanmak: | poach |
| kaçak olmak: | [fiil] to be on the run |
| kaçak suçluların geri verilmesi: | surrender of fugitives |
| kaçak yolculuk yapmak: | [fiil] to stowaway |
| kaçak işçiler (Avrupa Topluluğu ülkelerine çalışma izni olmadan giren işçiler: | [isim] illegal workers |
| kaçak sevgililer: | runaway couple |
| kaçak eşyaya gümrük memurlarınca el konması: | seizure of contraband goods by customs officers |
| kaçak elektrik kullanımı: | [isim] power theft |