TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
karşı tarafa geçmek: | [fiil] to go over to the other side, to go over the other side | |
karşı tarafa kaçan kimse: | defector | |
karşı tarafa iltica etmek: | [fiil] to defect | |
karşı tarafa geçen politikacı: | ratter | |
karşı tarafa celpname göndermek: | [fiil] to serve a writ on the other party |