TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
konuşarak boşalma: | spate of words | |
konuşarak bastırmak: | talk down | |
konuşarak kör iniş yaptırmak (uçak): | talk down | |
konuşarak zaman geçirmek: | talk away | |
konuşarak vakit geçirmek: | [fiil] to talk away | |
konuşarak zamanı uzatmak: | [fiil] to spin out the time by talking | |
konuşarak birini bir şey yapmaya kandırmak: | [fiil] to talk into |