TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| müşteri: | customer, client, buyer, patron, purchaser, shopper, patronizer, taker |
| müşteri: | customer |
| müşteri bulamama: | consumer resistance, sales resistance |
| müşteri bulmak için yavaş ilerleyen taksi: | crawler |
| müşteri çeken ucuz mal: | leader |
| müşteri hesap defteri: | customer's book |
| müşteri çıkmamak: | [fiil] to find no sale |
| müşteri odaklı: | customer-focused |
| müşteri hesabının borcuna yazılacağını ve bir hesabın kapatılabilmesi için belirli sürede ödemede bulunulması gerektiğini belirten şartlar/maddeler: | account terms |
| müşteri yanlısı: | customer driven |
| müşteri hesaplarının tutulması ve son faturanın ödenmesi dahil: | front- office |
| müşteri sınıfı: | range of customers |