TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| Mali: | Mali |
| mali: | financial, fiscal |
| malı: | owned |
| malı: | must, should, shall, ought |
| mali destek sağlamak: | subsidize |
| mali destek taahhüdü: | affidavit of support |
| mali dönem: | accounting period |
| mali yıl içinde elde edilen gelir: | current income |
| mali kuruluşlarda birbirine zıt düşen bölümlerde çalışan personelin aralarında bilgi alışverişi yapmalarını engelleyen kurallar: | fire wall |
| mali bir dönem sonundaki sahiplik: | present capital |
| mali yönden sorumlu: | accountable |
| mali yönden zorluklar çekmek: | [fiil] to feel the draught |
| mali kontrol: | financial control, controlled finance |
| mali teşvikler karşılığında tarımsal arazisinin kullanımının başka bir amaca (karavan park yeri , dinlence merkezi , vb gibi) yöneltilmesini kabul ede: | outgoer |