TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| pay: | [isim] ödeme, ücret, maaş, bedel |
| pay: | [fiil] ödemek, karşılığını vermek, para vermek, değmek, etmek |
| pay a visit: | ziyaret etmek |
| pay as you earn: | gelir vergisi |
| pay as you see: | paralı yayın yapan televizyon |
| pay the bill: | hesabı ödemek |
| pay guidelines: | [isim] maaş politikası |
| pay policy guidelines: | [isim] maaş politikası ilkeleri |
| pay attention: | aldırış etmek, aldırmak, kulak vermek |
| pay attention to: | dikkat etmek, ilgilenmek, dikkate almak, önemsemek |
| pay off: | [fiil] tamamen ödemek, hesabını kapatmak, parasını verip kovmak, acısını çıkarmak, öç almak, çıkarmak (masraf), değmek |
| pay for: | ödemek, karşılığını ödemek |