TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
plenary: | [sıfat] bütün üyelerin hazır bulunduğu, genel, sınırsız, tam | |
plenary acuse: | nihai, kesin dava | |
plenary power: | sınırsız güç, tam yetki | |
plenary session: | genel kurul, herkesin katıldığı toplantı | |
plenary action: | (US) usul ve nizama uygun dava, kesin dava | |
plenary assembly: | genel kurul toplantısı, genel kurul | |
plenary licence: | (US) gayri mahdut ruhsat | |
plenary meeting: | genel kurul | |
plenary powers: | sınırsız yetki | |
plenary committee: | genel kurul | |
plenary confession: | tam ikrar |