TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| put in: | yerleştirmek, sokmak, içeri sokmak, araya girmek, olay çıkarmak, sunmak, katmak, ilave etmek, eklemek, geçirmek (vakit), limana girmek, gelmek (istasyona), başvurmak |
| put in a claim for: | hak iddia etmek |
| put in a flurry: | telaşlandırmak |
| put in a nutshell: | özetle söylemek, kısaca belirterek |
| put in a word: | ilave yapmak, bir şey eklemek, sözünü kesmek, araya girmek |
| put in force: | infaz etmek, yerine getirmek |
| put in order: | sıralamak, sıraya koymak |
| put in for: | başvurmak |
| put in the dock: | suçlamak, töhmet altında bırakmak |