TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| ready: | hazır, kullanıma hazır, klişeleşmiş, her günkü, gündelik |
| ready: | hazır para, peşin para, nakit |
| ready: | [sıfat] hazır, amade, hazırlıklı, istekli, gönüllü, razı, çabuk, hızlı, becerikli, eldeki, kolay, el altındaki |
| ready cash: | hazır para, peşin para, nakit |
| ready cooked: | önceden pişmiş |
| ready to believe: | safdil |
| ready for acuse: | savaşa hazır |
| ready for press: | baskıya hazır |
| ready for sea: | denize çıkmaya hazır, denize açılmaya hazır |
| ready for use: | kullanılmaya hazır |
| ready for collection: | tahsile hazır |
| ready for delivery: | teslime hazır, teslimata hazır |
| ready for dispatch: | sevke hazır, sevk edilmeye hazır, sevkedilmeye hazır |