TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
ready to believe: | safdil | |
ready to take responsibility: | sorumluluk üstlenmeye hazır | |
ready to take off: | (uçak) kalkmaya hazır | |
ready to march: | yürümeye hazır | |
ready to fire: | kurulu | |
ready to wear: | hazır giyim | |
ready to drop: | ayakta duracak hali kalmamış, yorgunluktan bayılacak halde |