TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
scratch: | gelişigüzel, rasgele, avanssız, acele ile toplanmış, derme çatma | |
scratch: | [isim] çizik, sıyrık, kaşıma sesi, gıcırtı, başlangıç çizgisi, çizgi, çızıktırma | |
scratch: | [fiil] kaşımak, kaşınmak, tırmalamak, tırnaklamak, çizmek, kazımak, çıkarmak, karalamak, acele ile yazmak, cızırdamak, çekilmek | |
scratch: | çizik | |
scratch: | 1. Tırmık, tırnak beresi; 2. Hafif yara. | |
scratch my back and I will scratch yours: | sen beni kolla ben de seni kollayayım | |
scratch out: | kazıyarak çıkarmak, kazımak |