TELAFFUZKELİMEANLAM
second:[isim]  ikinci, saniye, an, nota aralığı, ikinci olan kimse, yardımcı, destek, düello şahidi, boksör yardımcısı
second:[fiil]  yardım etmek, desteklemek, destek vermek, göreve getirmek [brit. ask.]
second:[sıfat]  ikinci, ikinci dereceli, öbür
second:saniye
second best:ikinci en iyi, ikinci kalite
second cousins:[isim]  büyük büyükanne ve büyük büyükbabaları ortak olan akrabalar
second order:ikinci sipariş
second lieutenant:teğmen
second offender:(US) bir suçu ikinci kez işleyen kimse
second sight:gaipten haber verme, geleceği görme yeteneği, kehanet
second helping:ikinci porsiyon
second bill:[isim]  poliçenin ikinci nüshası
second half:[isim]  ikinci devre, ikinci yarı
second round:[isim]  ikinci tur



[ son aranan 10 kelime: satın | bir tanıdığım | plaza | vicdanına | prim up one's mouth | promiscuous standards | waiting gentlewoman | burst | copyright reserved | second ]
cümle çeviri / sözlük / kullanım şartları / bize ulaşın
RoketSozluk.com 2008-2025 - Tüm Hakları saklıdır. 0.0024