TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
settling: | [isim] yerleşme, iskân, durultma, hesap, hesaplaşma, ödeşme | |
settling: | çökelme | |
settling accounts with: | hesaplaşma | |
settling day: | hesaplaşma günü | |
settling time: | yatisma suresi | |
settling of accounts: | hesapların kapatılması | |
settling (accounts) with each other: | takas | |
settling forth the details: | ayrıntılarını göstererek | |
settling down: | (borsa) istikrar bulma |